26 Aralık 2010 Pazar

film izleyin lan (La Haine)




Bu, elli katlı bir binadan düşen adamın hikayesi. Adam kendini rahatlatmak için sürekli şunu söylüyormuş ;
''Buraya kadar her şey yolunda. Buraya kadar her şey yolunda.''


La Haine, Mathieu Kassovitz isimli genç Fransız'ın kusursuz film ütopyasına çok ama çok yaklaştığı andır. Mübalağa ediyorsam tüm Paris gettosu beni siksin.

Dünyanın ''orantısız şiddet, polis terörü'' gibi menşeği devlet olan sorunlarla fazlaca haşır neşir olduğunu bu günlerde, huzurlarınıza bu filmi çıkarıyorum.

Son olarak İtalyan hükümetinin meclisten geçirmeye hazırlandığı eğitim reformu üzerine üniversite öğrencileri bir çok kentte gösteri yapmaya başladılar. Yunanistan'la birlikte, tarihin en eski ve olgun devlet rejimine sahip olan İtalya, kasketli köpeklerini öğrencilerin üzerine salarak gerçek yüzünü ortaya koydu. Tam da bu aşamada Alan Moore'un Watchmen şaheserinden aşina olduğumuz ''Gözcüleri kim gözleyecek?'' tümcesi kafamızda yankılanıyor. Ya da Tim Robbins'in polisle ilgili çarpıcı sözleri. (bkz. Toplumun suç sorunu vardı. Toplum, suçların üzerine gitmeleri için polisleri görevlendirdi. Şimdi toplumun polis sorunu vardı.) Fazla uzaklaşmayalım diyorsanız da, filmin 3 ana karakterinden biri olan Hubert'ın polis memuruyla arasında geçen diyaloğa bakalım ;

- Polis sizi dövmek için değil, korumak için sokaklarda.
- Peki bizi sizden kim koruyacak?

Mathieu Kassovitz'e Cannes'da (1995) en iyi yönetmen ödülü kazandıran filmin başrollerinde Vincent Cassel, Hubert Koundé, Saïd Taghmaoui var. Canlandırdıkları karakterlerin isimleri de gerçek hayattaki isimleriyle aynı. Vinz, Hubert ve Said. Başta iki gözüm Vincent Cassel olmak üzere tüm oyuncular muhteşem performanslar sergiliyorlar. Öyle ki, filmin bazı noktalarında plana dahil olmak, sohbetlerde yer almak istiyorsunuz. Kurgu ve senaryo asla aksamıyor, müzikler başınızı döndürüyor, siyah-beyaz olan filmin görselliği ve kamera açıları da hikayenin gücüne güç katıyor.

Filmin öyküsüne de kısaca el atalım. Vinz, Hubert ve Said Paris'in arka sokaklarında yaşayan 3 arkadaştır. Abdel isimli arkadaşları bir isyan sırasında polis tarafından gözaltına alınır ve dövülerek hastanelik edilir. Durumu kritiktir. Bu isyan sırasında bir polis memuru silahını kaybeder. Bunun üzerine tesadüfen silahı bulan Vinz, Abdel'in ölmesi durumunda bir polisi öldüreceğine dair yemin eder.

Abdel ölür.

İyi seyirler.

Filmin fragmanı burada.




Şurada da yine filmden enfes bir sahne var. Nique La Police. Yani Fuck the Police.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder