22 Aralık 2010 Çarşamba

film izleyin lan (Martyrs)



Sen tereddüt etmeye devam et Etienne.

Korku filmleri, battaniye altında geçen kış gecelerinin en büyük nimetidir. Eğer film bir de iliklerinize kadar işleyecek sertlikteyse, tadından yenmez. Bu kez elimizde, bir çok sinema inceleme sitesindeki ''en rahatsız edici 10 film'' listesine kapağı atabilen bir uzun metraj var. 2008 Fransa yapımı olan Pascal Lauiger filminin imdb notu 7 görünüyor, ki bu puanı da sonuna kadar hak ediyor.

Kabul etmeliyiz ki, tür olarak istismara en açık olan filmler genelde korku - gerilim filmleridir. Özellikle Amerikan film endüstrisinin ''şişko ve çirkin karakterin ilk ölmesi, aniden belirip çığlık atan plastik makyaj ucubeler, şarkı söyleyen küçük kız, sinsi gülüşlü oyuncak'' gibi siktiriboktan klişeleri, iyi bir korku filmi izlemek isteyen seyirciyi bu yönde oldukça seçici davranmaya itiyor. Neyse ki arada böyle filmler yakalıyoruz da keyfimiz yerine geliyor.

Kısaca konuya da değinelim. Çocukluğunda işkence gören ve masif bir istismara kurban giden kadın karakterimiz, içinde biriktirdiği intikam güdüsüyle bir takım aksiyonlara giriyor. Yanında da, çocukluğunda geçirdiği zor zamanlarda ona yardım eden arkadaşı var. Lakin işler hiç de öyle göründüğü gibi sıradan ve tekdüze gitmiyor. ''Film burdan ilerleyecek galiba...'' dediğiniz anda ana karakter yok oluyor, filmin belirsizliği de sizi duvardan duvara çarpıyor. Yönetmen, özellikle ikinci yarıda, tüm o korku öğelerini bir kenara itip, çok sağlam bir ritm yakalıyor. Çünkü arka fonda yine belirsizlik ve mutlak umutsuzluk var.

Film ayrıca -mükemmel açılış ve final sahnesiyle de- hem buyur ederken hem de yolcu ederken sıkı bir yumruk atıyor.

Ben çok sevdim, eller alsın.

Fragman da burada.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder